Of… bugün de hiç keyfim yok, depresyondayım resmen. Ya şu kapalı havaları da hiç sevmiyorum. Hemen modum düşüyor, depresyona giriyorum. Hadi itiraf edelim, farklı farklı durumlarda bu cümlelerin farklı versiyonlarını çoğumuz kuruyoruzdur diye düşünüyorum.
Peki aslında nedir bu depresyon?
Kendimizi her kötü hissettiğimizde, canımızın bir şey yapmak istemediği herhangi bir zamanda veya yataktan çıkmadan saatlerce uyumak istediğimiz herhangi bir günde depresyonda mıyız acaba? Bu sayılanlar depresyon tanısı koymak için gerekli belirtiler içerisinde sayılabilir elbette. Ancak bu ve benzeri durumlar var olsa bile depresyon tanısından bahsedebilmek için bazı kriterler mevcuttur.
Bu belirtileri depresyonun tanımı ile birlikte ele alacak olursak; depresyon, en az 15 gün devam eden ruhsal çöküntüyle birlikte isteksizlik, zevk alamama, umutsuzluk hissi, karamsarlık, aşırı uyku veya uyuyamama, huzursuzluk, kendini değersiz hissetme gibi belirtilerin tıbbi kriterler çerçevesinde kişinin işlevselliğini bozacak şiddette bir kısmının varlığıyla tanımlanan ruhsal bir rahatsızlıktır.
Nedenleri kişiden kişiye değişmekle ve geniş bir yelpazede yer almakla birlikte yas, iş kaybı, ayrılık, başka ruhsal veya fiziksel rahatsızlıkların varlığı, ekonomik ve sosyal problemlerin varlığı risk faktörleri arasında sayılabilir. Her ne kadar kişi harekete geçmek konusunda kendisini güçsüz ve isteksiz hissetse bile, depresyonun tedavi edilebilir bir rahatsızlık olduğu bilinmeli ve insan bu tatsız ruh halinden kendisini kurtarmak için uzman kişilere baş vurmalıdır. Depresyon üzerine konuşulabilecek daha çok şey var belki, farkındayım.
Ancak uzun uzun yazıp sizi de sıkmamak adına yazımı burada sonlandırmak istiyorum. Eğer depresyon veya herhangi başka bir konu ile ilgili sorularınız olursa; gerek sosyal medya hesaplarım üzerinden gerek sitenin iletişim bölümünden çekinmeden bana iletebilirsiniz. Esen kalın.